Ukrayna Savaşı Özelinde Emperyalizm (3)

El Yazmaları’nın Notu: Yayın kurulu üyemiz ve yazarımız Efecan Özcan tarafından yazılan, üçüncü yıl dönümüne yaklaştığımız Rusya-Ukrayna savaşını ele alan bu makaleyi üç bölüm halinde sunmayı uygun gördük. Yazının birinci bölümünde savaşın güncel durumunu ve Rusya sermayesinin savaş süresince elde ettiği pozisyon incelenmişti. İkinci bölümde ise Ukrayna sermayesi ile batı sermayesinin durumu ele alınmıştı. Üçüncü ve son bölüm olan bu bölümde savaş süresince çok fazla konuşulmayan ancak sahada varlığı bilinen Çin sermayesinin almaya çalıştığı pozisyon ile küresel emperyalist rekabete dair bir perspektif geliştirilmektedir.

Çin Sermayesinin Çıkarları

Öte yandan çok açık olmasa da Çin sermayesi de kendi çıkarlarını temin etmeye çalışıyor. Ukrayna toprakları, Çin sermayesinin Bir Kuşak Bir Yol Projesi (BKBY) aracılığıyla Avrupa’ya giden rotasında önemli bir unsurdur ve bu Batılı kapitalistler için de açıktır. Emperyalistler arası daha geniş çelişkiler göz önüne alındığında, Çinli kapitalistlerin Ukrayna’daki varlığı tarihsel olarak oldukça zayıftı. Özellikle Amerikan burjuvazisi bu önemli ve lezzetli lokmadan vazgeçmeye hazır olmadığı için Çin tekelleri henüz yerleşemedi. Sık sık Çinli ve Ukraynalı kapitalistler arasındaki ilişkilere müdahale etti ve Ukrayna’yı Batı yanlısı bir pozisyon almaya teşvik etti. Örnek olarak, 2021 yılında Ukrayna hükümeti, ABD’nin emperyalist rakibinin teknolojik gelişimine ilişkin endişeleri nedeniyle, uçak motoru üreticisi Motor Sich’in Çinli havacılık şirketi Skyrizon tarafından satın alınmasını durdurdu.[1] Buna rağmen Ukrayna burjuvazisi 2017’den beri BKBY projesine katılarak Çin sermayesinin Ukrayna pazarına girişini kolaylaştırıyor. Hem genel olarak Ukrayna ihracatı hem de Çin ithalatı için önemli olan tarım sektörü Çin sermayesinin daha aktif katılımına tanık oldu. Örneğin, 2016 yılında, Çin devletine ait bir tarım şirketi olan COFCO, daha sonra 2022-2023’te sözde tahıl antlaşmasına dahil olan limanlardan biri haline gelen Nikolayev limanındaki terminali faaliyete geçirdi.[2] 2013 yılında Sincan Üretim ve İnşaat Şirketi, 50 yıllık bir kira sözleşmesiyle Ukrayna’nın toplam topraklarının yüzde 5’ine denk gelen tarım arazilerinin yüzde 9’unu satın aldı. 2021 yılında, ülkenin en büyük rüzgâr enerjisi üreticisi olan China Longyuan Power Group Corporation, Yujniy şehrinde büyük bir rüzgâr santrali inşa etti ve işletmeye aldı. “Yoksul ülkelere destek” şeklindeki resmî söylemlere rağmen, bu tahıl anlaşmasının başlıca alıcıları birkaç Avrupa ülkesi ve Çin’di.[3] Bu nedenle özellikle Çin, Rusya tarafının Temmuz 2023’te bıraktığı bu anlaşmanın yeniden başlatılması konusunda ısrar ediyordu, ancak sadece o yılın sonbaharına kadar doğrudan Rusya tahıl tedarikçileriyle imzalanan anlaşmalara ilişkin haberler ortaya çıktı.[4]

Rusya ve Çin sermayesi arasında Ukrayna’daki savaşla birlikte yoğunlaşan ve Rusya ekonomisine (yani ordusuna) teknolojik, endüstriyel tedarik ve sermaye girişiyle bağlantılı Çinli şirketlere daha dolaylı faydalar sağlayan yakın bağların da üzerinde durulması gerekir. Batı, Çin ve Rusya’yı izole etmek için yaptırımlarını arttırdıkça, doğal olarak bu iki sermaye grubu birbirine daha da yaklaşıyor.[5] Örnek vermek gerekirse, Şubat 2022’den sonra Çinli şirketler, pazarın yarısından fazlasını Çinli şirketlerin oluşturduğu Rusya’daki makine aletleri, elektrikli ekipman ve otomobil sektörlerinde Batılı benzerlerinin yerini büyük ölçüde aldılar.[6]

Küresel Emperyalist Kamplar Arasındaki Rekabet

Ukrayna’daki savaşı emperyalistler arası rekabetin küresel bağlamına koyarsak, Ukrayna’nın Çin tekelci sermayesinin de girmeye çalıştığı önemli bir pazar olduğu sonucuna varabiliriz. Ancak Çin sermayesi hiçbir zaman, örneğin Avrupa-Amerikan sermayesinin yaptığı biçimde, tarım gibi yalnızca birkaç sektörde konum alarak, bu kadar derin ve geniş bir alana yerleşmedi. Ukrayna, yalnızca Ukrayna ve Rusya kapitalistleri arasında ya da Rusya ve AB-ABD kapitalistleri arasında değil, aynı zamanda bazı durumlarda doğrudan Amerikan ve Çin sermayesi arasında da emperyalist mücadelenin bir arenası haline geldi. Rusya burjuvazisinin Çin sermayesine daha fazla yönelmesi ve özellikle ABD ile Çin’in en güçlü tekelci sermayesi arasındaki rekabetin yoğunlaşmasıyla, Çin’in Ukrayna pazarlarından dolaylı olarak, yani Çin tarafından ekonomik, teknolojik ve uluslararası politik destek gören Rusya burjuva sınıfının eliyle yararlanmaya yöneldiği görülüyor. Dahası, mevcut çatışma Çinli kapitalistlerin ana rakiplerini Doğu Asya bölgesinden ve özellikle de Tayvan’dan uzaklaştırmasına yardımcı oluyor, çünkü Amerikan iş dünyası ve devleti kaynaklarının çoğunu Ukrayna ve İsrail’e yoğunlaştırıyor. En azından şimdilik durum böyle; ancak burjuva ittifakları büyük ölçüde istikrarsız zira belirli emperyalistler arasındaki çelişkiler üzerine kuruludur. Bizzat kapitalist sistemin çelişkileri, sonuçta savaştan başka bir şeye yol açmıyor. Şiddetli milliyetçilik ve şovenizmle birleşen “Nazilerden arındırma”, ezilen bir halkın kurtuluşu ve “çok kutuplu bir dünya” için mücadele beyanları, Rusya egemen sınıfının topraklar ve pazarlar üzerindeki kontrolünü genişletme yönündeki sıradan arzusunu gizliyor. Cephe hattının diğer tarafından gelen “anavatanı” ya da belki de daha komik bir şekilde özgürlüğü ve Batı değerlerini savunma çağrıları da Ukraynalı oligarklar ve Batılı ulus ötesi şirketler tarafından sömürülme hakkı için savaşma talebinin üzerindeki ince bir örtüden ibaret. Başarılı bir anti-emperyalist mücadelenin gerçekleşmesi için, bu ince perdenin arkasını görmek ve dikkatleri sürekli olarak çağdaş ekonomik mücadelenin içeriğine yani dünyanın yeniden paylaşılmasına çekmek ve bu içeriği koruyucu tarifeler, ekonomik yaptırımlar, silah sevkiyatı, doğrudan askeri müdahale vb. gibi aldığı çeşitli biçimlerin üzerine koymak hayati önem taşıyor.

Sonuç

Emperyalizm çağındaki her türlü barış, finans kapital bloklarının güçlerine dayanır. Bunlar değiştikçe barış sadece yeni bir dünya savaşından önceki ateşkestir. Şu anki ihtimal en hafif tabirle korkunç görünüyor, ancak diyalektiği bir asırdan daha uzun bir süre önce Lenin şöyle özetlemiştir: “Emperyalist savaş sosyalist devrimin arifesidir. Bunun nedeni sadece savaşın dehşetiyle proleter ayaklanmaya yol açması değildir -ekonomik olarak olgunlaşmamış hiçbir isyan sosyalizmi yaratamaz, –çünkü tekelci devlet kapitalizmi, sosyalizm için en tam maddi hazırlıktır, onun öncüsüdür, tarihsel merdivenin o basamağı ki onunla sosyalizm denilen basamak arasında hiçbir ara basamak yoktur.”[7]

Üretim ve sermayenin yoğunlaşması, bankacılık ve sanayi sermayesinin birleşmesi, tekellerin sermaye ihracı ve bunun sonucunda devletin dünyanın bölgesel paylaşımına katılmaya kadar varan eylemleri analiz edildiğinde, bazı sözde komünist olduğunu iddia eden örgütlerin yanılgılarına ve burjuva propagandasının kasıtlı retoriğine rağmen, Rusya sermayesinin küresel kapitalist sistemin en üst aşamasındaki önemli emperyalist aktörlerden biri olduğu aşikârdır. Rusya Federasyonu, uluslararası arenada, geri kapitalistleşmiş ülkeler üzerinde siyasi ve ekonomik egemenlik ile kendi sermayesi için uluslararası alanda daha iyi koşulların mücadelesini içeren emperyalist rekabete aktif olarak katılmakla kalmayarak doğrudan askerî eylemleri de bu rekabetin araçlarından biridir. Burada günümüz Avrupa’sındaki büyük bir bölüşüm savaşı olan Ukrayna savaşını değerlendirerek emperyalist bloklar arasındaki hakimiyet mücadelesi ele alındı. Vekalet savaşının daha sonrasında yıpranma savaşına dönüşmesi ve aşama aşama NATO ile Rusya arasında bir hegemonya mücadelesi hâline gelmesi şaşırılmayacak bir sonuç olarak karşımıza çıktı. Küresel pazarın bu şekilde yeniden paylaşılması, küresel kapitalist sistemin emperyalist aşamasının kaçınılmaz bir sonucudur ve emperyalist bloklar arasındaki çelişkiler büyümeye devam ettikçe, savaşın alevleri yeryüzünün giderek daha geniş alanlarını saracak ve burjuva saygınlığı iddiasını da yakacaktır. Burjuva saygınlığı demişken bugün de hâlen geçerli olan Rosa Luxemburg’un sözlerini hatırlatmak yerinde olacaktır: “İhlal edilmiş, onuru kırılmış, kan içinde yüzen, pislik damlayan – işte burjuva toplumu. İşte [gerçekte] budur. Kültür, felsefe, etik, düzen, barış ve hukukun üstünlüğü gibi gösterişli ve ahlâklı değil, kudurmuş canavar, anarşinin cadı bayramı, kültürün ve insanlığın başına bela. Böylece kendini gerçek, çıplak haliyle ortaya koyar.”[8]

Maddi temelin yanı sıra, sosyalist devrimin gerçekleştirilmesi, proletaryanın, öncüsü olan komünist parti önderliğinde doğrudan eylemde bulunmasını gerektirir. Uluslararası proletaryanın başarılı olabilmesi için sınıf mücadelesinde yol gösterici bir teoriye, yani Marksizm-Leninizm’e ihtiyacı vardır. Emperyalizm ve ona karşı mücadele konusunda, emperyalizmin yanlış tanımlanmasının, Leninist anlayıştan yoksun olmanın, emperyalist bloklardan birinin desteklenmesine yol açtığı mutlaka dile getirilmelidir. Bu nedenle, emperyalizmin ne olduğu sorusuna açıklık getirmek son derece önemlidir.


[1] Qiu, S., Gu, H. ve Munroe, T., 2022. Çin’in Ukrayna’daki ticari ve ekonomik menfaatleri. Reuters, 23 Şubat. https://www.reuters.com/business/autos-transportation/chinas-business-economic-interests-ukraine-2022-02-23/ (İngilizce)

[2] COFCO Intl, 2021. Dünya çapında COFCO: Ukrayna – büyüme potansiyeli olan sağlam bir ortaklık. https://www.cofcointernational.com/newsroom/cofco-around-the-world-ukraine-a-solid-partnership-with-potential-to-grow/ (İngilizce)

Polityuk, P., 2023. Ukrayna, yeni limanları da kapsayacak şekilde bir yıllık tahıl anlaşmasının uzatılmasını istiyor. Reuters, 22 Şubat. https://www.reuters.com/markets/commodities/ukraine-wants-one-year-grain-deal-extension-include-new-ports-2023-02-22/ (İngilizce)

Reidy, S., 2023. Rusya, tahıl anlaşmasından ayrıldıktan sonra Ukrayna limanlarına saldırıyor. World Grain, 18 Temmuz. https://www.world-grain.com/articles/18781-russia-attacks-ukrainian-ports-after-leaving-grain-deal (İngilizce)

[3] BM, Gemi hareketleri. https://www.un.org/en/black-sea-grain-initiative/vessel-movements (İngilizce)

[4] Xinhua, 2023. Çin elçisi gıda güvensizliğinin temel nedenlerini ele almak için çaba çağrısında bulundu. Xinhua, 18 Temmuz. https://english.news.cn/20230804/e62a2b8eb2f947cc827427263c30d749/c.html (İngilizce)

Donnellon-May, G. ve Hongzhou, Z., 2023. Karadeniz Tahıl Girişiminin Çöküşünden Sonra Çin’in Gıda Güvenliği. The Diplomat, 18 Temmuz. https://thediplomat.com/2023/09/chinas-food-security-after-the-collapse-of-the-black-sea-grain-initiative/ (İngilizce)

NLGC, 2023. Rusya ve Çin En Büyük Tahıl Tedarik Sözleşmesini İmzaladı. https://www.nlgc.ru/en/smi/russia-and-china-sign-largest-grain-supply-contract/ (İngilizce)

[5] Yaptırımlar sonrası gelişen Rusya – Çin ilişkilerine dair bkz.: https://elyazmalari.com/2024/03/14/ukrayna-savasi-sonrasi-batinin-yaptirimlarinin-rusya-cin-iliskilerine-etkileri/

[6] Tkaçyov, I. ve Galçeva A., 2024. Rusya’nın 2023’te Çin’e sattığı ve Çin’den satın aldığı şeyler. RBC, 24 Ocak. https://www.rbc.ru/economics/24/01/2024/65af9e809a79472aaca18347 (Rusça)

Nikitina, O., 2024. Çin arabaları küreselleşiyor. Kommersant, 20 Mayıs. https://www.kommersant.ru/doc/6711451 (Rusça).

[7] Lenin V.İ, 1969b. Tüm eserler 34. cilt, SBKP MK Marksizm-Leninizm Enstitüsü, s.193. (Rusça)

[8] Luxemburg, R., 1915. Junius Broşürü: Alman Sosyal Demokrasisinin Krizi. Bölüm 1. Şurada mevcuttur: https://www.marxists.org/archive/luxemburg/1915/junius/ (İngilizce)

Scroll to Top