Gazete Duvar 12 Mart 2025 tarihinde okurlarına veda etti[1]. Bu sadece okurlar için değil, emekçileri ve yazarları için de sürpriz oldu[2]. Ertesi gün bazı muhalif yayın kuruluşları “Kamuoyuna açık mektup: Google’ın yıkıcı ambargosunu protesto ediyoruz” başlıklı bir açıklama yayınladılar[3]. Gazete Duvar ve bu açıklamayı yayınlayan basın kuruluşları muhalif çizgide olunca, bu kapanış ve “Google ambargosu” muhalif kesimin tepkisiyle karşılaştı. Kimi muhalifler de Gazete Duvar’ı ve benzer muhalif basın kuruluşlarını öven, hatırlatan, destekleyen açıklamalar yaptılar.
Buraya kadar her şey normalmiş gibi görünüyor. Ancak gözden kaçan kimi “muhalif” noktaları açığa vurmak zaruri.
Muhalif kesimin yaklaşımını ele almadan önce ilk olarak en önemlisi ile başlamak lazım. Gazete Duvar’ı, basın emekçilerini birdenbire ortada bırakan bu habersiz ve anlaşılan o ki emekçilerle beraber alınmayan kapanma kararı konusunda eleştirmeliyiz. Nedeni ne olursa olsun öncelikle Gazete Duvar’a, böyle bir süreç yaşanırken emekçilerinizin haberi var mıydı, onları karar verme sürecine kattınız mı, sürekli yazarlarınızı neden önceden bilgilendirmediniz, uyarmadınız, onlara durumu açıklamadınız diye sormalıyız. Çalışanlara sürecin neden şeffafça aktarılmadığını, yeni iş aramaları konusunda çalışanların neden bilgilendirilmediğini, muhalif basın iddiasını taşırken neden emekçi yanlısı bir politika izlenmediğini, kapanmadan önce neden okurlarla birlikte bir dayanışma kampanyası düzenlemediklerini sorulara eklemeliyiz. Bu, hiç de muhalif olmayan tavrı eleştirmeden konunun teknik boyutlarına dalmak, Google ambargosunu protesto etmek, muhaliflik iddiasını taşıyanlar için de oldukça düşündürücü. Çünkü Gazete Duvar, cambazı göstererek öfkemizi bizim hızlıca nefret edeceğimizi bildiği devasa bir uluslararası sermaye tekeline yönlendiriyor. Acaba neden böyle yapıyor diye düşünmeden edemiyoruz. Yoksa emekçiden yana olmayan tutumunu görmeyelim mi istiyor?
Meselenin teknik boyutu ise oldukça çarpıcı. Gazete Duvar ve açıklamayı yapan kuruluşlardan bazıları yıllardır Google’ın değiştirdiğini iddia ettikleri “algoritmayı” kullanıyorlardı. Bu mecraların okurları ve takip edenleri, reklam dolu yazıları, kendisi reklam olan haber içeriklerini, aramada üstlerde çıkmak üzere şekillendirilmiş ve biçimlendirilmiş metinleri, can sıkıcı bir şekilde sayfa geçişli galerileri, tık tuzağı başlıkları, dikkat çekici ama ilgisiz görselleri fark etmiştir. Bir Google ambargosundan söz etmeden önce bu kuruluşlara şimdiye kadar Arama Motoru Optimizasyonunu[4] kötüye kullandıklarını, arama sonuçlarında üstte çıkacak şekilde her şeyi oluşturduklarını, e hâliyle algoritma değişince de ortada kaldıklarını, uzun yıllardır eleştirdiğimiz sistemin bir parçası olduklarını söylememiz gerekiyor.
Bahsi geçen algoritma değişikliğinin ne olduğunuysa şöyle anlatabiliriz: Google, arama algoritması ve sistemlerinde yılda birkaç kez değişiklik yapar[5]. Bu değişiklikler kimi zaman bu kadar büyük etkilere sahip olmasa da Google açısından iş modelini biçimlendirir. Özellikle Ağustos 2024’te ve 2025 başında yapılan iki değişiklik dikkat ve tepki çekiyor[6]. Bu değişiklikler okuyucular açısından baktığımızda arama sonuçlarını temizleyen bir etkiye sahip gibi gözüküyor. “Ambargo” olarak adlandırdıkları aslında kötüye kullanımları ortadan kaldırarak, arama sonuçlarını okuyucu açısından iyileştirmiş gibi duruyor. Google özellikle bu değişikliklerin insan emeğiyle üretilmemiş içeriklerin, özgün içerik gibi yutturulmasına karşı içerik dengeleme amacıyla yapıldığını söylüyor[7]. Sürekli tekrarlayan haberler yerine artık daha özgün haberleri ve bağlantıları öne çıkarmayı amaçlıyorlar. Şunu unutmamak gerek, Google bu değişiklikleri her şeyden önce kendi gelirini arttırmak ve son zamanlarda geliştirdiği yapay zekâ araçlarını daha fazla kullanmak için yapıyor. Arama sonuçları ne kadar iyi ve özgün olursa son dönemde artan rekabet karşısında kendi gelirini yükseltmenin koşullarını da sağlıyor. Elbette Google daha fazla para verenin bağlantılarını arama sonuçlarının üstünde, yanında öncelikli olarak göstermeye de devam ediyor. Asıl kazanan, Google ile birlikte tekelleşmiş ve bu sistemle bütünleşmiş ajans ve haber siteleri oluyor.
Esas konuya dönecek olursak yıllardır Google aramasına bağımlı, mevcut kapitalist iş ilişkilerine göre örgütlenmiş, sansürcü, tekellerin egemenliğindeki İnternet anlayışına ve haberciliğine alternatif oluşturmak gerekiyor dememiz, kendini muhalif olarak konumlandıranların dahi sırtını nereye yasladığını bilmemizden ileri geliyor. Kendinizi bir tekelin egemenliğine teslim ederseniz, bu ister Microsoft, ister Google, ister Apple olsun, eninde sonunda ya o kâr çarkının bir parçası olur çürürsünüz veya zamanı gelince ortada kalırsınız. Microsoft gibi tekellerin ürünleri yerine özgür yazılım kullanmanın, tekellerin mecraları yerine kendi mecralarınızı oluşturmanın, maddi kaynaklarınızı İnternetin en kötü özelliklerinden olan reklamcılığın dışında oluşturmanın, halkla beraber hareket etmenin önemini yıllardır vurgulama sebebimiz özgür, muhalif basının kendini hiçbir koşulla bu kapitalist tekellere bağımlı kılmaması için. Kolaya kaçıp arama motoru optimizasyonuyla para kazandığınız günler geride kalınca “Bugünleri ancak siz okurlarımızın desteği ve dayanışmasıyla aşabiliriz.” diyorsunuz, maalesef geç kaldınız. Aramızdaki güven, okurların büyük bir kısmını algoritmayla bezdirirken zedelendi. Kuruluşundan bu yana gerçek bir dayanışmaya odaklanıp, reklam gelirleri yerine alternatif basın anlayışını oluşturmak, gerçek bir “muhalif” seçenek olurdu.
Zor olan, devrimci olandır. Halk sponsorluğu için çaba harcamaktır[8], dayanışma örmek, özgücüne güvenmektir, maddi kaynaklarını halkla dayanışarak oluşturmaktır. Kamusal bir kaynak yaratmak ve buna uygun sistemi oluşturmak için mücadele etmektir. Emekçisini yüzüstü bırakmamaktır, çalışanları sosyal medya platformundan bilgilendirmek değil, kararları birlikte almaktır. Bunun da koşulu sırtını kapitalist değil, sosyalist değerlere yaslamaktan geçiyor.
Ezcümle, hem Gazete Duvar’ın çalışanlarını önemsizleştirmesine hem de sanki bu algoritmadan yıllardır paralar kazanılmıyormuş gibi yapılmasına karşı mesafeli olmak gerekiyor. Emekçilerine karşı sorumlulukları yerine getirmeyip tüm tepkiyi erişilmez olan uluslararası kapitalist bir tekele yönlendirmek manipülasyon ustalığıdır. Kapitalist bir iş modeli olan reklamcılık üzerinden gelir elde etmeyi öncelemeden nitelikli habercilik yapmanın peşine düşmek, emekçilerinin tüm haklarını vermek, performans dayatmasında bulunmamak, emekçileri tüm karar verme süreçlerine katmak, okurlarla şeffaf ve dayanışmacı ilişkiler kurmak gibi “ortak ufuk”ta birleşseydik bizler de bu muhalif sesin kesilmemesi için kendimizi, çevremizi, imkânlarımızı seferber ederdik.
[1] Vedat Zencir, Gazete Duvar’a veda, Gazete Duvar, 12 Mart 2025
[2] Kavel Alpaslan, “Kurulduğu 2016 yıldan itibaren Gazete Duvar’ın içerisindeyim. Bir sabah kalkınca Duvar’ın kapandığını, işsiz kaldığımı öğreniyorum.”, https://x.com/kavelalpaslan/status/1899764246163902563, 12 Mart 2025
[3] Kamuoyuna açık mektup: Google’ın yıkıcı ambargosunu protesto ediyoruz, Gazete Duvar, 13 Mart 2025
[4] Google Arama Merkezi, SEO Başlangıç Kılavuzu: Temel Bilgiler | Google Arama Merkezi | Belgeler, 17 Şubat 2025
[5] Google Arama Merkezi, Google Arama’daki temel güncellemeler ve web siteniz, 5 Mart 2025
[6] Eray Özer, Google Arama’nın dünya çapında basın sözcüsü T24’e konuştu: Trafiklerde yaşanan sorunu anlamaya ve daha iyi hale getirmeye çalışıyoruz, T24, 13 Mart 2025
[7] Eray Özer, T24’e özel Google röportajında ikinci kısım: Siyasi eğilimleri hesaplamıyor, bir site iktidar yanlısı mı iktidar karşıtı mı bilmiyoruz, T24, 14 Mart 2025.
[8] Şubadap Çocuk: https://subadapcocuk.org/subadap-cocuk-destek/