Kıvılcımlı’dan Sonra – Serhat Özbey

Akademik Susuş Kumkuması

      ‘‘Devrim’’ bizim dilimizdeki en korkunç kelimeydi; komplo, ayaklanma, devletin zayıflaması, bu uğursuz kargaşanın işaretleriydi. Türkçe‘de anarşinin dengi tek bir kelime olabilir: ‘‘devrim’’(Meriç, 2004).

Ergun Aydınoğlu, ‘‘Hikmet Kıvılcımlı: Baudelaire’nin Albatros’u’’ başlıklı yazısında uzun tahlilleri sonrası Kıvılcımlı’ya atfen onu ‘’Osmanlı’nın son sosyalisti’’ olarak betimler. Zira Cumhuriyet’in düşünsel-yazınsal çoraklığının Kıvılcımlı’yı yetiştiremeyeceğini ileri sürer. Dahası tıpkı bir imparatorluk gibi onda da cihanşümul (evrensel) bir şeyler bulur (Ergunoğlu, 2017: s. 425). Hakikaten de Kıvılcımlı, velut bir yazar olarak kaleme aldığı sayfalar dolusu metinleriyle dikkatleri celbetmekle kalmaz; ele aldığı konuların geniş yelpazesiyle alternatif çerçeveler sunar. Türkiye orijinalitesine kafa yoran, Marksist teoriye –Tarih teziyle- katkıda bulunma pratiğini önceleyen, dervişane politik edasıyla nevi şahsına münhasır bir mümtaz şahsiyet: Hikmet Kıvılcımlı.

Ve fakat akademik bir inceleme nesnesine tahvil edilmez Kıvılcımlı, sabite politik tözcülüklerin inhisarında süregiden bir itibarsızlaştırmaya maruz bırakılır (Çeğin, 2017). Kuşkusuz bunda ayrıksı, rahatsız edici ve keyif kaçırıcı misyonu etkili olsa da Türkiye sosyal bilimler alanının tarihsel mirası da etkilidir. Nitekim sosyal bilimlerin (özelde sosyoloji) Geç dönem Osmanlı’daki esas karşılığı, devleti buhrandan kurtaracak bir çare olarak algılanmasıdır. Ahmet Rıza Bey’de temsil bulan pozitivist kavrayış toplumsal kargaşaya karşı toplumsal düzene, diğer yanıyla da teknik ilerlemeye matuf bir sosyolojik paradigmaya işarettir. Nihayetinde sosyal bilimlerin daha en başından devlet bilimi olarak açığa çıktığı saptanabilir (Kaçmazoğlu, 2011). Dolayısıyla ‘‘Devlet gibi görme’’nin (Scott, 2020) garantörlüğü ve buradan simgesel sermaye devşirmenin politik tözcü hâli, akademik kurumsallaşmaya da sirayet eder. Hülasa alternatif açılımlara olan kuşkucu bakış, Kıvılcımlı’nın fikri dünyasına da kayıtsız kalan sınırlar çizer.

Ayrıksılıklar

Kıvılcımlı, sol akım içerisinde pek çok gerekçeden ötürü görece sınırlı bir etki alanında kalsa da kültürel alana olan katkıları siyasal anlamdaki boyutunu aşar. Bir nevi Türkiye sol hareketinin tarihsel arka planıyla da benzeşiktir bu. Fakat onu farklı kılan noktalar da mevzubahistir. Sözgelimi mecazlar, deyişler, terimler, imgeler ve nüktelerle kendine özgü dili, sarih olmaktan uzaksa da Belge’nin deyimiyle; ‘‘Marksizmin doktorcası’’ gibidir (Belge, 1974). Ancak yine Bora’nın deyimiyle; Kıvılcımlı’nın dilinin canlılığı, düşünsel canlılığının da ifadesidir (Bora, 2020).

Kıvılcımlı’nın ayrıksı hâli, sol ve İslâm arasında kurmaya çalıştığı örüntüde de açığa çıkar. Tarih tezinden hareketle kaba materyalizmin düz reddiyesine, kayıtsızlıktan beslenen sıradan, yüzeysel okumalarına uzak kalan tavrı, sol akım içerisindeki istisnadır. Bilhassa Vatan Partisi’nin Erken genel seçim çalışmaları kapsamındaki ‘‘Eyüp Sultan Konuşması’’, Kıvılcımlı uğraklarının sentezi olarak İslâm’ın heteredoksi bir yorumudur. Nitekim Kıvılcımlı’da İslâm’a olan referans, Türk kültür geleneğinde sosyalist nüvelerin barındığına delil bulma arayışıdır. Zira barbar’a atfettiği olumsallık, gazilerde temsil bulan eşitlikçi ruhla sol akımı tarihsel bir kökene dayandırmayı arzular. Nihayetinde Kıvılcımlı, Marksist bilimin kavramsal şemasıyla dini alana bilgi stoğu olarak yaklaşır ve Marksizm’in kabuğunu çatlatma eğilimini taşır.

Kıvılcımlı’nın ayrıksılığına bir başka etken; teorik ve pratik arasındaki mütekabiliyetidir. Eliaçık’ın deyimiyle; Kıvılcımlı, ‘’çalıştığı şeyleri yaşıyor gibidir’’ (Bora, 2021). Bir tür kadim olma hâli onda tecessüm eder. Sözgelimi zorluklara göğüs geren yaşam arzusu, göçebeliğin dinamizminden kaynağını alır. Göçebedeki atak hâli, tüm bir Kıvılcımlı yaşayışında karşılık bulur. Uzun müddet bulunduğu cezaevi süreci de onu yersiz-yurtsuzlaştırır ve mekânsal sabitlikten uzak kılar. Bu hâl, fikri dünyasına da canlılık katar. Kıvılcımlı, neticede vakur-aklı selim tavrıyla sol akımda bir sürgün ve yabancı konumunu alır.

Kıvılcımlı’nın entelektüel konumunu pekiştiren öğe de Tarih tezidir (Eliaçık, 2021).   Zira Kıvılcımlı, yegâne okumak, yazmak, kavramak ve anlatmakla yetinmez; Marksist teoriye görece orijinal katkılarda da bulunur. Bu noktada Tarih tezi, içerisinde Türkiye orijinalitesini de barındıran, evrensel bir teorik iddia olarak açığa vurur. Nitekim Kıvılcımlı, Tarih tezini İngiltere ve Japonya örneklerine, İslâm, Osmanlı ve Türkiye sosyotarihsel okumalarına uygular. Bilhassa Osmanlı tarihi okumaları, Erken dönem Osmanlı merkezileşmesine, iktidar tekniklerinin değişen doğasına kaynaklık eden bir çalışma olarak görülebilir. Diğer taraftan Osmanlı-Türkiye okumaları bağlamında kavramsallaştırdığı finans kapital analizleri de dikkate değer ölçüdedir. Yine TKP’ye sunulması amacıyla kaleme aldığı Yol Etütleri, Kürt meselesinden, legaliteyi kullanmaya dek içerisinde mühim konuları tartışır.

Tüm bu parametreler ışığında Kıvılcımlı, düşünsel mirasının canlılığıyla daha fazla okumayı ve tartışılmayı hak etmektedir. Hülasa son demlerde araştırmalara yansıyan ve yükselen grafik ona yönelen ilgi ve alakayı tasdikler mahiyettedir.

Kaynakça

[1] Bayram Kaçmazoğlu, (2011). Türk Sosyoloji Tarihi 2, İstanbul: Doğu Kitabevi.

[2] Canan Özcan Eliaçık, (2021). Barbarın Tarihi- Ezilenin Dini: Hikmet Kıvılcımlıda Tarih ve Din, İstanbul: İletişim Yayınları.

[3] Cemil Meriç, (2004). Mağaradakiler, İstanbul: İletişim Yayınları.

[4] Ergun Aydınoğlu, (2017). ‘‘Hikmet Kıvılcımlı: Baudelaire’nin Albatros’u’’, Hikmet Kıvılcımlı Kitabı, Ankara: Dipnot Yayınları.

[5] Güney Çeğin, (Ocak, 2017). ‘‘Hikmet Kıvılcımlı Kitabı’’, Biamag

[6] James C. Scott, J. (2020). Devlet Gibi Görmek, (çev: Ozan Karakaş), İstanbul: Koç Üniversitesi Yayınları.

[7] Murat Belge, (Haziran, 1974), Dr. Hikmet Kıvılcımlı’nın Tarih Tezi Üzerine, Birikim.

[8] Tanıl Bora, (Ekim, 2020). Söylemeler, El Yazmaları.

[9] Tanıl Bora, (Mart, 2021). (Söyleşi) ‘’Pratikten Başını Kaldırdıkça’’, Canan Özcan Eliaçık’la Hikmet Kıvılcımlı’yla İlgili Çalışması Üzerine, Birikim.